Zerre hesap ve kâr amacı gütmeden Allah rızası için Allah yolunda yaptığımız her hayır, maddi yahut manevi başkalarının ve muhtaçların faidesine gerçekleştirdiğimiz her iyilik faziletlidir ve elbette ki Müslüman toplumumuzun bilhassa şu günlerde ihtiyaç duyduğu dayanışma binasına eklediğimiz her tuğla, bizim Kur’an-ı Kerim ve Sünnet-i Seniyye’ye bağlılığımızın en hakiki göstergelerinden olacaktır. İşte bu uğurda; iyi niyetle ve Allah yolunda yaptığımız her güzel eylem ve iyilik sadaka olarak adlandırılır.
Sadaka, Allah rızası için fakirlere, ihtiyaç sahiplerine, karşılık beklemeden verilen şey; yapılan yardım, her türlü iyilik; Allah yolunda yapılan harcamadır. Sadaka, zekat verilebilecek kimselere verilir, aynı esaslar sadaka için geçerlidir. İhtiyaç sahibi kimselere sadaka verilir. Ancak sadakaların içinde bir tanesi vardır ki Müminler için başka çok az amel onun hayrına erişebilir.
Eğer durumumuz el veriyorsa vakıf ve ilim irfan yuvaları kurmak; cami, medrese, çeşme, sebil, köprü, yol, kütüphane inşa etmek gibi yaptığımız kalıcı hayırlardan insanlar istifade ettiği sürece biz de Hakk’ın rahmetine kavuşmuş olsak dahi bunların sevaplarından istifade edeceğiz. Hayrımız devam ettikçe Allah (c.c.) onun sevabını da devamlı kılarak bizlere hikmetini gösterir. Hazreti Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem ise konu üzerine Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre şöyle buyurur:
‘’İnsan ölünce, üç ameli dışında bütün amellerin sevabı kesilir: Sadaka-i câriye, kendisinden istifade edilen ilim, arkasından dua eden hayırlı evlat.’’ (Müslim, Vasiyyet 14.)
(Sadakalar) Kendilerini Allah yolunda adayan fakirler içindir ki, onlar, yeryüzünde dolaşmaya güç yetiremezler. İffetlerinden dolayı bilmeyen onları zengin sanır. (Ama) Sen onları yüzlerinden tanırsın. Yüzsüzlük ederek insanlardan istemezler. Hayırdan her ne infak ederseniz, şüphesiz Allah onu bilir. (Bakara 273)
Sana neyi infak edeceklerini sorarlar. De ki: “Hayır olarak infak edeceğiniz şey, anne-babaya, yakınlara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışadır. Hayır olarak her ne yaparsanız, Allah onu şüphesiz bilir.” (Bakara 215)
Sadaka Allah rızası gözetilerek, başka hiçbir çıkar ya da kazanç beklenmeksizin temiz ve helal olan maldan verilmelidir. Sadaka eda edilirken gösterişten uzak durulmalı, mütevazilik esasında hareket edilmelidir.
Kullar arasında huzuru, birlik beraberliği, kardeşliği arttıran sadakanın müminlere sayısız faydası vardır. Sadaka-i Cariye insanın hem fani hayatında, hem de ahiretinde ferahlık verir. Bir güzel sözü, bir tebessümü dahi sadakadan sayan dinimizde, bu hayrın getireceği mükafatlar Kur’ân-ı Kerim’de bizlere bildirilmiştir.
“Küçük, büyük infak ettikleri her nafaka ve (Allah yolunda) aştıkları her vadi, mutlaka Allah’ın yaptıklarının daha güzeliyle onlara karşılığını vermesi için, (bunlar) onlar adına yazılmıştır.” (Tevbe 121)
“De ki: “Şüphesiz benim Rabbim, kullarından rızkı dilediğine genişletip-yayar ve ona kısar da. Her neyi infak ederseniz, O (Allah), yerine bir başkasını verir; O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.” (Sebe 39)
Bir diğer adıyla fitre olarak bilinir. Ramazan ayının sonunda yerine getirilmesi vacip olan Fıtır sadakası ile Ramazan orucunu tutup bayrama ulaşmaya şükredilir. Dinen zengin olan kişilerin vereceği fıtır sadakası tutarı hesaplanmasında, kişinin günlük iki öğün yemek ihtiyacının tutarı esas alınır. Bu meblağ ülkemizde her sene Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından açıklanır.
Sadaka diğer tüm ibadetlerde ve Allah rızası için yapılan hayırlarda olduğu gibi bir beklenti olmaksızın yapılır. Allah için yapılan her hayrın elbetteki mükafatı vardır. Bu mükafatın nasıl olacağını da sadece Allah (CC) bilir. Fakat sadakanın malın bereketini arttıracağı, hayrı işleyen kişiye huzur ve gönül ferahlığı vereceği, belaları def edip hayırlara vesile olacağı bizlere birçok ayet ve hadis-i şerifte bildirilmiştir.
Vuslat Derneği olarak ilmi ve insani yardım faaliyetlerimizde ülkemize, milletimize, ümmetimize tüm dünyaya hayırlar getirmeyi gaye ediniyoruz. Milli ve manevi değerlerine bağlı, yaşadığı dünyayı anlayan, lider ruhlu ve İslam dünyasına öncülük edecek nesiller yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bu kutlu hedefimizin için Dev Külliye Projemizi sürdürüyoruz. Gerçekleştirdiğimiz ilmi çalışmaların yanında ihtiyaç sahiplerini unutmuyor, hem ülkemizde çalışmalar sürdürüyor, hem de dünyanın dört bir yanındaki mazlum coğrafyalara ulaşıyoruz. Sadakalarınızla iyiliği inşa ediyor ve hayırlara vesile oluyoruz.