Nisap Nedir? Nisap Miktarı Ne Kadardır?

İslam dininde yardımlaşma ve paylaşma, hem bireysel hem de toplumsal huzurun sağlanmasında önemli bir yer tutar. Ancak malından belli miktarda verme veya paylaşma her mümine farz kılınmamıştır. Bu, kişinin sahip olduğu malın belirli bir sınırı aşıp aşmadığına bağlıdır. Bunu belirleyen ölçüye “nisap” denir.

Peki Nisap Nedir?

Nisap, kelime anlamıyla "sınır" ya da "eşik" demektir. İslam'da zekat , kurban ve , sadaka gibi ibadetleri yerine getirmek için asgari düzeyde bir zenginlik ölçütü gereklidir. Bu ölçüt, bir kişinin temel ihtiyaçlarının dışında sahip olduğu mal varlığına göre belirlenir. Mal varlığınız nisap miktarını aşarsa, zekat vermeniz farz olur.

Nisap Miktarı Nasıl Belirlenir?

Nisap miktarı, Hz. Peygamber'in (S.A.V.) hadislerine dayandırılarak belirlenmiştir ve altın cinsinden ölçülür. Bugün, nisap miktarı 80.18 gram altın veya buna karşılık gelen gümüş, ticaret malı ya da nakit para vb. olarak kabul edilir. Bu ölçüt, sadece altın ve para için değil, hayvancılık gibi farklı mallar için de geçerlidir.

Örneğin;

• 40 koyun ya da keçiye sahip bir kişi, 1 koyununu zekat olarak vermelidir.
• 30 sığır ya da 5 deve sahibi olan kişiler de nisap miktarına ulaşmış sayılır.
• Nisap hesaplamasına, ihtiyaç duyulan ev, araba, günlük harcamalar dahil edilmez. Nisap miktarını aşan mal varlıkları üzerinden zekat vermek farz olur.
• Zekat, nisap miktarını aşan mal varlığından 1/40 oranında verilir.

Nisap Neden Önemlidir?

İslam’da yardımseverlik ve dayanışma büyük öneme sahiptir. Zenginlerin mal varlıklarından bir kısmını ihtiyaç sahipleriyle paylaşması, toplumda sosyal adaletin sağlanması açısından hayati bir rol oynar. Ancak her Müslümandan maddi ibadetlerde bulunması beklenmez; bunun için bir zenginlik ölçüsü olan nisap miktarına ulaşılması gerekmektedir. Bu şekilde, zekat veya sadaka verecek olanlar adil bir biçimde belirlenmiş olur.

Sonuç olarak, İslam dini zenginlik ve sorumluluğu bir denge içinde ele alır. Nisap miktarı, kişinin hem dünyalık malını koruyup hem de ihtiyaç sahiplerine yardım edebilmesi için bir sınır çizer. Bu sınır, Müslümanların mal varlıklarına göre zekat, sadaka ve kurban gibi ibadetlerini yerine getirmelerine rehberlik eder. Toplumdaki yardımlaşma ve dayanışma kültürünü canlı tutan bu sistem, bireysel sorumlulukların ve toplumsal refahın bir arada nasıl sağlanabileceğini gösterir. Allah’ın lütfettiği malı, doğru ve hakkaniyetli şekilde paylaşmak, Müslümanların hem bu dünyada hem de ahirette kazançlı çıkmasına vesile olur.