Hiçbir menfaat ve karşılık gözetmeksizin, sadece Allah’ın rızası beklenerek, yardım edilmesi gereken bir durumda tüm maddi ve manevi birikimin seferber edilmesine gönüllülük denilmektedir.
Bir insan kimi zaman parasal ve fiziksel maddi gücünü, kimi zaman bilgi, beceri ve kabiliyetlerini kullanarak gönüllü olabilir.
Gönüllü olan insanlar elbette bireysel faaliyetlerde de bulunabilir. Ancak bir sivil toplum kuruluşu yada gönüllülerin oluşturduğu bir toplumsal proje içinde yer alan gönüllüler, birikimlerin doğru tasnifi ve kullanılması sayesinde daha faydalı olabilmektedirler.
Günümüz dünyasında yaşanan doğal afetler, depremler, savaşlar, açlık, kuraklık gibi felaketler, kendine ve insana saygısı olan, öz benliğinde insan olma şerefinin ne anlama geldiğini bilen vicdan sahibi insanları fazlasıyla huzursuz etmektedir.
İslam Dini’nin insanları nasıl kardeş ilan ettiğini ensar-muhacir örneğinde görmekteyiz. Din (hatta dil ve ırk) birliğine sahip insanların, Müslüman din kardeşinin çığlığını duymazdan gelmesi, televizyonlarda ve mecmualarda yer alan muhtaç insanları görmezden gelmesi mümkün değildir.