Küreselleşen dünyada sadece kendi ülkemizde yaşananlar değil, dünya genelinde yaşanılan olaylar hepimizi aynı ölçüde etkiliyor. Nüfusun gitgide arttığı çağımızda kaynakların bilinçsiz kullanımı, küresel ısınma, doğal afetler, salgın hastalıklar, savaşlar, yanlış siyasi ve ekonomik politikalar, istikrarsızlık gibi birçok etken tüm insanlığı etkileyecek sonuçlar doğuruyor. Özellikle dünyanın büyük ekonomilerinde yaşanan dalgalanmalar yüksek enflasyon, işsizlik, gıda ve benzeri temel ihtiyaçların karşılanamaması durumlarına sebep oluyor.
Yaşanan krizlerin sonucunda insanlar temel ihtiyaçlarını karşılayamayacak düzeye geliyorlar. Bu tarz olayların neticesinden etkilenen ilk unsurlardan biri de gıda temini ve fiyatları oluyor. Dünya 2007-2008 yıllarında böyle bir kriz ile sınandı. Gıda fiyatlarının aşırı yükselmesi birçok ülkede huzursuzluk ortamına sebebiyet verdi. Bu yükselişin nedeni üretici durumdaki ülkelerde yaşanan kuraklık ve petrol fiyatlarında meydana gelen aşırı yükseliş idi. Tüm dünyada gıda fiyatlarının aşırı artışı ile birlikte üretim yapan ülkeler stoklama yöntemini seçtiler. Bu durum yaşanan krizin etkilerini daha da arttırarak fiyatlardaki yükselişi tetikledi.
Etkileri günümüze kadar dayanan bu krizden ne yazık ki gerekli dersler alınmadı. 2018 yılı itibari ile gıda sıkıntısı çekenlerin sayısı 100 milyon sınırına ulaştı. Bugün Orta Afrika Cumhuriyeti, Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Güney Sudan, Yemen, Suriye, Afganistan, Somali, Çad gibi birçok ülkede açlık ile mücadele devam etmekte. Bu ülkelere yapılan yardım sayısının artması, insanlığı çözüme götürebilecek olsa da tüm uyarılara rağmen yardımlar yetersiz kalıyor.
Yaşadığımız dünyada olan biten her şey hepimizi ilgilendiriyor. Bu bakımdan yaşanan sıkıntılara duyarsız kalmamalı gerekeni yapmak için bir an önce kolları sıvamalıyız. Bu dünya bizim ve bilinçlendiğimiz takdirde bizim olmaya devam edecek.